کات (0.00321 دووةم)
  • ئەنجام: ( 1
  • بۆ 8
  • ليرەوە 8
  • )
#1

Interpretation of ( الزخرف 41 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Ya biz, seni alıp götürdükten sonra onlardan öc alırız; ] - Interpretation of ( Az-Zukhruf 41 )

[ فَإِمَّا نَذْهَبَنَّ بِكَ فَإِنَّا مِنْهُمْ مُنْتَقِمُونَ ] - الزخرف 41

وةرطيَران ئایەت | 4366 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#2

Interpretation of ( الشعراء 6 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yemin olsun, yalanladılar ama yakında gelecektir onlara alaya alıp durdukları şeyin haberleri. ] - Interpretation of ( Ash-Shu'araa 6 )

[ فَقَدْ كَذَّبُوا فَسَيَأْتِيهِمْ أَنْبَاءُ مَا كَانُوا بِهِ يَسْتَهْزِئُونَ ] - الشعراء 6

وةرطيَران ئایەت | 2938 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#3

Interpretation of ( القلم 9 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ İstediler ki sen, alttan alıp gevşek davranasın/yağcılık edesin de onlar da yağcılık etsinler/yumuşaklık göstersinler. ] - Interpretation of ( Al-Qalam 9 )

[ وَدُّوا لَوْ تُدْهِنُ فَيُدْهِنُونَ ] - القلم 9

وةرطيَران ئایەت | 5280 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#4

Interpretation of ( الواقعة 81 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Şimdi siz, bu sözü mü kirletip küçümseyeceksiniz/bu sözle mi alttan alıp gevşek davranacaksınız/bu sözle mi yağcılık edeceksiniz? ] - Interpretation of ( Al-Waqi'a 81 )

[ أَفَبِهَذَا الْحَدِيثِ أَنْتُمْ مُدْهِنُونَ ] - الواقعة 81

وةرطيَران ئایەت | 5060 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#5

Interpretation of ( الأعراف 172 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Hani, Rabbin, âdemoğullarından, bellerinden zürriyetlerini alıp onları öz benliklerine şahit tutarak sormuştu: "Rabbiniz değil miyim?" Onlar: "Rabbimizsin, buna tanıklık ederiz." demişlerdi. Kıyamet günü, "Biz bundan habersizdik" demeyesiniz. ] - Interpretation of ( Al-A'raf 172 )

[ وَإِذْ أَخَذَ رَبُّكَ مِنْ بَنِي آدَمَ مِنْ ظُهُورِهِمْ ذُرِّيَّتَهُمْ وَأَشْهَدَهُمْ عَلَى أَنْفُسِهِمْ أَلَسْتُ بِرَبِّكُمْ قَالُوا بَلَى شَهِدْنَا أَنْ تَقُولُوا يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِنَّا كُنَّا عَنْ هَذَا غَافِلِينَ ] - الأعراف 172

وةرطيَران ئایەت | 1126 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#6

Interpretation of ( البقرة 20 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Şimşek, neredeyse gözlerini çarpıp götürüverecek. Kendilerine her aydınlık sunduğunda, orada yürürler. Üzerlerine karanlık binince çakılıp kalırlar. Eğer Allah dileseydi, işitme güçlerini de gözlerini de elbette alıp götürürdü. Çünkü Allah her şeye Kadîr'dir. ] - Interpretation of ( Al-Baqarah 20 )

[ يَكَادُ الْبَرْقُ يَخْطَفُ أَبْصَارَهُمْ كُلَّمَا أَضَاءَ لَهُمْ مَشَوْا فِيهِ وَإِذَا أَظْلَمَ عَلَيْهِمْ قَامُوا وَلَوْ شَاءَ اللَّهُ لَذَهَبَ بِسَمْعِهِمْ وَأَبْصَارِهِمْ إِنَّ اللَّهَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ ] - البقرة 20

وةرطيَران ئایەت | 27 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#7

Interpretation of ( النساء 129 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Tutkunluk derecesinde isteseniz de kadınlar arasında adaleti sağlamaya asla güç yetiremezsiniz. O halde tam bir eğilimle bir yana yönelip de öbürünü askıdaymış gibi bırakmayın. Barışı esas alıp sakınırsanız, Allah çok affedici, çok merhametli olacaktır. ] - Interpretation of ( An-Nisa' 129 )

[ وَلَنْ تَسْتَطِيعُوا أَنْ تَعْدِلُوا بَيْنَ النِّسَاءِ وَلَوْ حَرَصْتُمْ فَلَا تَمِيلُوا كُلَّ الْمَيْلِ فَتَذَرُوهَا كَالْمُعَلَّقَةِ وَإِنْ تُصْلِحُوا وَتَتَّقُوا فَإِنَّ اللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَحِيمًا ] - النساء 129

وةرطيَران ئایەت | 622 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#8

Interpretation of ( النور 43 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Görmedin mi, Allah, bulutları sürüyor, sonra onları kaynaştırıp iç içe sokuyor, sonra onları birbiri üstüne yığıyor. Nihayet, onların arasından yağmurun çıktığını görüyorsun. Gökten, ondaki dağlardan bir dolu indiriyor da onunla dilediğini çarpıyor, dilediğinden de onu yan geçiriyor. Onun şimşeğinin parıltısı, neredeyse gözleri alıp götürecek. ] - Interpretation of ( An-Nur 43 )

[ أَلَمْ تَرَ أَنَّ اللَّهَ يُزْجِي سَحَابًا ثُمَّ يُؤَلِّفُ بَيْنَهُ ثُمَّ يَجْعَلُهُ رُكَامًا فَتَرَى الْوَدْقَ يَخْرُجُ مِنْ خِلَالِهِ وَيُنَزِّلُ مِنَ السَّمَاءِ مِنْ جِبَالٍ فِيهَا مِنْ بَرَدٍ فَيُصِيبُ بِهِ مَنْ يَشَاءُ وَيَصْرِفُهُ عَنْ مَنْ يَشَاءُ يَكَادُ سَنَا بَرْقِهِ يَذْهَبُ بِالْأَبْصَارِ ] - النور 43

وةرطيَران ئایەت | 2834 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish