کات (0.00346 دووةم)
  • ئەنجام: ( 1
  • بۆ 8
  • ليرەوە 8
  • )
#1

Interpretation of ( الواقعة 32 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Birçok meyveler arasındadırlar. ] - Interpretation of ( Al-Waqi'a 32 )

[ وَفَاكِهَةٍ كَثِيرَةٍ ] - الواقعة 32

وةرطيَران ئایەت | 5011 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#2

Interpretation of ( الواقعة 20 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Ve meyveler, gönüllerince seçtiklerinden. ] - Interpretation of ( Al-Waqi'a 20 )

[ وَفَاكِهَةٍ مِمَّا يَتَخَيَّرُونَ ] - الواقعة 20

وةرطيَران ئایەت | 4999 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#3

Interpretation of ( الصافات 42 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Çeşit çeşit meyveler vardır. İkramla karşılanan kişilerdir onlar. ] - Interpretation of ( As-Saaffat 42 )

[ فَوَاكِهُ وَهُمْ مُكْرَمُونَ ] - الصافات 42

وةرطيَران ئایەت | 3830 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#4

Interpretation of ( يس 57 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Orada kendileri için meyveler var. İstedikleri her şey kendilerinin olacak. ] - Interpretation of ( Ya-Sin 57 )

[ لَهُمْ فِيهَا فَاكِهَةٌ وَلَهُمْ مَا يَدَّعُونَ ] - يس 57

وةرطيَران ئایەت | 3762 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#5

Interpretation of ( المؤمنون 19 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Onunla size hurmalardan ve üzümlerden bahçeler yetiştirdik, onlarda sizin için birçok meyveler vardır; onlardan yiyorsunuz. ] - Interpretation of ( Al-Muminoon 19 )

[ فَأَنْشَأْنَا لَكُمْ بِهِ جَنَّاتٍ مِنْ نَخِيلٍ وَأَعْنَابٍ لَكُمْ فِيهَا فَوَاكِهُ كَثِيرَةٌ وَمِنْهَا تَأْكُلُونَ ] - المؤمنون 19

وةرطيَران ئایەت | 2692 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#6

Interpretation of ( إبراهيم 32 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Allah odur ki, gökleri ve yeri yarattı. Gökten bir su indirdi de onunla size rızık olarak türlü meyveler çıkardı. Emriyle denizde akıp gitmeleri için gemileri hizmetinize verdi. Irmakları da emrinize verdi. ] - Interpretation of ( Ibrahim 32 )

[ اللَّهُ الَّذِي خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ وَأَنْزَلَ مِنَ السَّمَاءِ مَاءً فَأَخْرَجَ بِهِ مِنَ الثَّمَرَاتِ رِزْقًا لَكُمْ وَسَخَّرَ لَكُمُ الْفُلْكَ لِتَجْرِيَ فِي الْبَحْرِ بِأَمْرِهِ وَسَخَّرَ لَكُمُ الْأَنْهَارَ ] - إبراهيم 32

وةرطيَران ئایەت | 1782 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#7

Interpretation of ( فصلت 47 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Kıyamet saatine ilişkin bilgi, Allah'a bırakılır. O'nun ilmi dışında ne meyveler kabuğundan çıkar ne de bir dişi gebe kalır veya doğurur. "Ortaklarım nerede?" diye seslendiği gün, şöyle diyeceklerdir: "Bizden hiçbir tanık olmadığını sana arz ederiz." ] - Interpretation of ( Fussilat 47 )

[ إِلَيْهِ يُرَدُّ عِلْمُ السَّاعَةِ وَمَا تَخْرُجُ مِنْ ثَمَرَاتٍ مِنْ أَكْمَامِهَا وَمَا تَحْمِلُ مِنْ أُنْثَى وَلَا تَضَعُ إِلَّا بِعِلْمِهِ وَيَوْمَ يُنَادِيهِمْ أَيْنَ شُرَكَائِي قَالُوا آذَنَّاكَ مَا مِنَّا مِنْ شَهِيدٍ ] - فصلت 47

وةرطيَران ئایەت | 4265 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#8

Interpretation of ( الأنعام 99 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Size gökten su indiren de O'dur! Biz o suyla her şeyin bitkisini çıkardık. Ondan da bir yeşillik çıkardık. O yeşillikten birbiri üzerine binmiş dâneler çıkardık. Hurma ağacının da tomurcuğundan sarkan salkımlar, üzümlerden bağlar, zeytin, nar çıkardık. Birbirine benzeyeni var, benzemeyeni var. Meyve verdiğinde ve meyveler olgunlaştığında bir bakın onun ürününe! Bu size gösterilenlerde, iman eden bir topluluk için, çok ibret vardır! ] - Interpretation of ( Al-An'am 99 )

[ وَهُوَ الَّذِي أَنْزَلَ مِنَ السَّمَاءِ مَاءً فَأَخْرَجْنَا بِهِ نَبَاتَ كُلِّ شَيْءٍ فَأَخْرَجْنَا مِنْهُ خَضِرًا نُخْرِجُ مِنْهُ حَبًّا مُتَرَاكِبًا وَمِنَ النَّخْلِ مِنْ طَلْعِهَا قِنْوَانٌ دَانِيَةٌ وَجَنَّاتٍ مِنْ أَعْنَابٍ وَالزَّيْتُونَ وَالرُّمَّانَ مُشْتَبِهًا وَغَيْرَ مُتَشَابِهٍ انْظُرُوا إِلَى ثَمَرِهِ إِذَا أَثْمَرَ وَيَنْعِهِ إِنَّ فِي ذَلِكُمْ لَآيَاتٍ لِقَوْمٍ يُؤْمِنُونَ ] - الأنعام 99

وةرطيَران ئایەت | 888 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish