کات (0.00290 دووةم)
  • ئەنجام: ( 1
  • بۆ 3
  • ليرەوە 3
  • )
#1

Interpretation of ( القمر 38 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yemin olsun, sabahleyin erkenden, kararlı ve oturaklı bir azap yakaladı onları. ] - Interpretation of ( Al-Qamar 38 )

[ وَلَقَدْ صَبَّحَهُمْ بُكْرَةً عَذَابٌ مُسْتَقِرٌّ ] - القمر 38

وةرطيَران ئایەت | 4884 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#2

Interpretation of ( المرسلات 27 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Orada oturaklı, başını yücelere kaldırmış dağlar oluşturduk. Ve size tatlı bir su içirdik. ] - Interpretation of ( Al-Mursalat 27 )

[ وَجَعَلْنَا فِيهَا رَوَاسِيَ شَامِخَاتٍ وَأَسْقَيْنَاكُمْ مَاءً فُرَاتًا ] - المرسلات 27

وةرطيَران ئایەت | 5649 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#3

Interpretation of ( الرعد 3 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yeri uzatıp döşeyen ve onda oturaklı dağlar ve nehirler vücuda getiren O'dur. Bütün meyvelerden kendi içlerinde ikişer çift yaratmıştır O. Geceyi gündüze sarıp bürümektedir O. Bütün bunlarda derin derin düşünecek bir topluluk için elbette ayetler vardır. ] - Interpretation of ( Ar-Ra'd 3 )

[ وَهُوَ الَّذِي مَدَّ الْأَرْضَ وَجَعَلَ فِيهَا رَوَاسِيَ وَأَنْهَارًا وَمِنْ كُلِّ الثَّمَرَاتِ جَعَلَ فِيهَا زَوْجَيْنِ اثْنَيْنِ يُغْشِي اللَّيْلَ النَّهَارَ إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَاتٍ لِقَوْمٍ يَتَفَكَّرُونَ ] - الرعد 3

وةرطيَران ئایەت | 1710 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish